Hogir Ar ve Sara Kolektif, bastırılmış toplumsal hafızayı lubunya bir perspektiften yeniden tartışmaya açan yeni bir ortak çalışmanın hazırlıklarını duyurdu. “Direnişin Toplumsal Biçimleri: Kimlikler, Deneyimler ve Demokratik Toplumun İnşası” başlığını taşıyan proje, direnişi soyut bir politik söylem olmaktan çıkararak, lubunya özneleşme pratiklerinin demokratik toplumun kurulmasındaki kurucu rolünü görünür kılmayı amaçlıyor.
Demokratik toplumun, kolektif hafızayla şekillenen çok katmanlı ve politik bir etkileşim alanı olduğuna dikkat çekilen çalışmada; hafızanın geçmişin saklanmasından öte, bugünle eleştirel bir ilişki kurmayı ve geleceğe dair alternatif toplumsal tahayyüller üretmeyi mümkün kıldığı vurgulanıyor. Bu çerçevede hafıza, toplumsal dönüşümün ve politik özneleşmenin kurucu bir bileşeni olarak ele alınıyor.
Baskı Rejimlerine Lubunya Bir Epistemolojiyle Bakmak
Sara Kolektif ile Hogir Ar’ın ortak projesi, ulus-devletin normatif ve disipline edici aygıtları tarafından bastırılmış, marjinalleştirilmiş ya da gayriresmîleştirilmiş deneyimleri lubunya epistemolojisi üzerinden yeniden izlemeyi amaçlıyor.
Çalışma, birbirine eklemlenen baskı biçimlerini şu başlıklarda inceliyor:
- Cinsiyet ve cinsellik normlarının kurumsal dayatmaları
- Kürt kimliğinin politik ve kültürel yarılmaları
- Lubunya varoluşların sistematik görünmezleştirilmesi
- Ekolojik tahribat ve toplumsal kırılmaları
- Politik ölümler ve yas pratikleri
Bu alanlarda dışlanmış hafızanın eleştirel biçimde yeniden açığa çıkarılmasının, demokratik toplum tahayyüllerini dönüştürme potansiyeli taşıdığı belirtiliyor.
Direngen Hafıza, Kolektif İyileşme ve Sergisel Bir Alan
Proje, travmatik ve kesintiye uğramış hafızanın lubunya bakış açısından nasıl yeniden kurulduğunu görünür kılmayı hedefliyor. Bu süreç, kolektif iyileşme pratiklerine, toplumsal yeniden örgütlenme biçimlerine ve komünal yaşamın alternatif modellerine dair tartışmaları da beraberinde getiriyor.
Araştırma boyunca birikecek kavramsal çerçeveler, görsel-sözel materyaller ve deneyim aktarım biçimleri, sergisel bir form aracılığıyla kamusallaştırılacak. Sergi, hem düşünsel bir alan hem de lubunya bilgi üretiminin kolektif geleceklere kapı aralayan bir mekânı olarak kurgulanıyor.
Projenin Üç Temel Ekseni
Çalışmanın yol haritası üç ana başlık altında sunuluyor:
- Bastırılmış hafızayı açığa çıkarmak ve kamusallaştırmak:
Resmî tarih yazımından dışlanan hafızaları görünür kılarak demokratik bir kolektif hafıza inşasına katkı sağlamak. - Alternatif özneleşme biçimlerini kurumsallaştırmak:
Lubunya özneleşme pratiklerini politik ve epistemolojik bir kaynak olarak ele almak; normatif düzenleri çözerek çoğulcu-demokratik bir toplumsal yapıyı güçlendirmek. - Kolektif mekânlar ve tartışma alanları oluşturmak:
Sergi ve eşlik eden programlar aracılığıyla ortak düşünme ve üretim süreçlerine alan açmak.
Yakında Kamuoyuyla Paylaşılacak
Serginin tarihi, mekânı, kapsamı ile tartışma programı ve katılımcılara ilişkin detayların ilerleyen süreçte duyurulacağı belirtildi. Sara Kolektif, akademik, kültürel ve toplumsal aktörleri süreci birlikte takip etmeye ve ortaya çıkacak kolektif düşünme alanını deneyimlemeye davet ediyor.