'Onur Yürüyüşü'ndeydik!

 KAOS GL - 03/07/2007 

 

İstiklal Caddesi’nde biz olmak! 

İsmail Alacaoğlu 

Lambdaistanbul’un düzenlediği ‘Onur Haftası’ etkinlikleri muhteşem bir finalle sonlandı. İstiklal Caddesi gökkuşağı renklerine boyandı. Büyük bir coşku ve şu ana kadarki en büyük katılımla gerçekleşen ‘Onur Yürüyüşü’, kimilerinin şaşkın bakışları, kimilerinin alkışlarla katılımı ve sloganlara eşlik ederek destek olmalarıyla 45 dakika sürdü. 

Büyük bir onurdu İstiklal Caddesi’nde olmak; o büyük bayrağın bir köşesinden tutabilmek ve haykırabilmek susmamamız gerektiğini... Bana göre tarihe geçecek bir gün yaşandı İstiklal Caddesi’nde. 

Daha önce de Avrupa’da gerçekleştirilen birkaç ‘Gay Onur Yürüyüşü’ne katıldım ama bir şeyler eksikti orda benim açımdan. Güzeldi orada bulunmak, insana özgür olduğunu hissettiriyordu ama ruh yoktu, mücadele yoktu, başkaldırı yoktu. Zaten ticari kaygılarla birer festivale dönüşmüş, ve yürüyüşte yine eşcinseller üzerinden para kazanan kuruluşların şov yaptığı birer geçit töreniydi oradakiler. 

Ama İstanbul... İstiklal caddesi... Bambaşka bir anlamı vardı burada bulunmanın. Anlamlı olduğu kadar duygusal bir yanı da vardı. Kendi ülkemizde, kendi dilimizle, kendi insanlarımıza sesleniyorduk, burada olduğumuzu, susmayacağımızı... 

İlk başta Taksim Meydanı’nda bayrak açılırken kenarda seyreden insanların da yürüyüşün devamında korteje katıldığını gördüm. Mümkün müydü o muhteşem atmosferden etkilenmemek, bir parçası olmak istememek' Ortak bir paydada buluştu duygularımız, tek bir yürek olundu İstiklal Caddesi’nde. 

Biz varız ve olmaya devam edeceğiz. Yıllardır süren mücadelemizde ne kadar yok aldığımızın da göstergesiydi bu yürüyüş her yıl katlanarak artan katılımıyla. Umuyorum bu senenin ruhu, coşkusu, katılımı bir sonraki senenin ‘Onur Yürüyüşü’nü daha muhteşem bir hale getirecek. 

Lambdaistanbul’a ve bu organizasyonun gerçekleşmesine katkıda bulunan tüm arkadaşlara çok teşekkür ediyorum bu muhteşem günü ve duyguyu yaşattıkları için. Dileğim bir sonraki yılın onur yürüyüşünde, Lambda, Kaosist ve Pembe Hayat’ın pankartlarının yanında, Kaos GL’nin, Kaos İzmir’in, Mor El’in, Antalya Gökkuşağı’nın ve bir sonraki onur yürüyüşüne kadar diğer şehirlerde ortaya çıkacak ve kurulacak oluşumların pankartlarının da olması. 

 

? Yürüdük de yürüdük 

Barış Sulu 

Yürüdük sonunda, muradımıza erdik. Ne şatafatlı, ne görkemli bir yürüyüştü anlatamam, orada olmak gerekiyordu anlamak için. 25 metrelik bayrakla İstiklal Caddesi’ni kuşattık. Katılan arkadaşları yürekten kucaklıyorum. 

Yürüyüşün başlangıç yeri Taksim tramvay durağıydı ve saat 2 buçukta oradaydım. Saat 3'e doğru çoğaldıkça çoğaldık. Belçika’dan gelen bir grup aktivist yanlarında dev bayraklarını da getirmişler, bize de açması düştü. Açana kadar bu kadar büyük olabileceğini düşünmüyordum. (25 metre, kaba tabirle 8-9 katlı apartman uzunluğundaydı) Yaklaşık 20 dakika Taksim Meydanı’nda sloganlarla bayrağı dalgalandırdık. 

Ve yürümeye başladık. 

Kortejin önünde Lambdaistanbul, Pembe Hayat, Kaosist, bir grup anarşist, Baskın Oran ve destekçileri, çeşitli kadın örgütleri, yurtdışından gelen çeşitli eşcinsel bireyler ve örgütler vardı. Arkada da bayrak ve bayrağı sıkı sıkı tutup sloganlar atan eşcinseller... 

Gökkuşağı bayrağının altından geçmek zorunda kalan "gelin arabası"ndan da bahsedeyim. Bu şanslı çiftin "gerdek" gecelerini de siz yorumlayın. 

 

Dura yürüye yaklaşık 45 dakikada Galatasaray Lisesi önüne vardık. Orda bizi basın ordusu kuşattı, Baskın Oran sağ olsun. Biraz da orada sloganlar attık ve ardından basın açıklamasıyla ‘Hormonlu Domatesler’ dağıtıldı. Her yer rengarenkti, özellikle Pembe Hayat katılımcılarının kostümleri... Kızlar süperdiniz. İstiklal'i gökkuşağıyla donattık muhteşem bir şekilde. 

Bir kez daha, gelen, bize katılan ve bize katılmasa da uzaktan destek olduklarını bildiğim arkadaşlara elinize, ayağınıza, ağzınıza, yüreğinize sağlık diyorum. 

 

? Hareket kendi yolunu bulacaktır 

Ali Erol 

Vardık, varız, var olacağız. 

Heyecan ve coşkunun hayat bulduğu zemin tam da bu süreç olmalı. 

Bizleri yan yana getiren, farklılıklarımız ve çeşitliliğimiz oranındaki ortak coşkumuzdu. 

Taksim’den Galatasaray’a gökkuşağı bayrağının altında akan bu coşkuydu. Sayının vs. çok da bir önemi olduğunu düşünmüyorum, bu coşku var oldukça hareket kendi yolunu bulacaktır. 

Emeği gecen tüm Lambdaistanbullu arkadaşları kutluyorum. 

 

? Rüya gibiydi 

Atilla Demir

Türkiye’deki ilk onur yürüyüşümüz hayırlı uğurlu olsun. İlk diyorum çünkü ben bu sefer farklı bir şey hissettim. Bu güne kadar birçok yürüyüş oldu, vakit buldukça katılmaya çalıştım ama ilk eylemlerden sonra içimde hep bir burukluk vardı. 3?5 kişi olunan eylemler. Katılım bilincinin olduğu ama o heyecanın, o ruhun olmadığı eylemler. Bu duyguyu en son Eryaman eyleminde hissetmiştim. 

Yukarıdan görüntü alabilmek için, kafe kafe dolaştım yürüyüş sırasında ve o kadar güzel gözüküyordu, gözüküyordunuz ki. Gerçekten rüya gibiydi. Ve bence eşcinsel hareket için miladi olaylardan bir tanesiydi. 

 

Fotoğraflar: İsmail Alacaoğlu / Kaos GL