İstinaf Mahkemesi Trans Kadın Derya Dağyolu’na, Kendisine Saldıran Faille Aynı Cezayı Verdi

Fotoğraf: İstinafta görülen ilk duruşmada

Ankara’da trans kadın seks işçisi Derya Dağyolu’na yönelik ölümcül saldırıyla ilgili görülen davada istinaf mahkemesi kararını açıkladı. Dava sürecinde saldırgan Halil G. ile aynı cezaya çarptırılan Dağyolu, mahkemenin ayrımcı tutumunun hedefi oldu.

21 Mayıs 2024’teki karar duruşmasında, ilk derece mahkemesi Halil G.’yi Derya Dağyolu’nu bıçakla ağır yaraladığı gerekçesiyle kasten öldürmeye teşebbüsten 6 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırmıştı. Sanık ayrıca 6136 Sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar Hakkında Kanun’a muhalefetten 7 ay 15 gün hapis ve 6.000 TL adli para cezası almıştı.

Aynı duruşmada saldırıya uğrayan Dağyolu hakkında ise kasten yaralama suçundan 11 ay 7 gün hapis cezası verilmiş, ceza ertelenmişti. Meşru müdafaa hükümleri ise uygulanmamıştı. Avukatları, kararı istinafa taşımıştı.

Savcı: "Tıbben kadın sayılmıyor"

İstinaf mahkemesinde şok edici bir gelişme yaşandı. Mahkeme savcısı, Dağyolu için “tıbben kadın sayılmıyor” ifadesini kullanarak ilk derece mahkemesinin fail hakkında “kadına karşı işlenmiş suç” gerekçesiyle verdiği nitelikli halin uygulanmasının hukuka aykırı olduğunu savundu ve kararın bozulmasını talep etti.

İstinaf, savcılığın bu ayrımcı talebine paralel bir kararla hem Derya Dağyolu’nu hem de saldırgan Halil G.’yi kasten öldürmeye teşebbüsten 7 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırdı. Mahkeme, Halil G. lehine “haksız tahrik” ve “iyi hal” indirimi uygularken, Dağyolu’na bu türden bir indirim uygulamadı. Böylece ölüm tehlikesi geçiren, sağ kolundan engelli kalan ve hastanede tedavi gören Dağyolu, kendisine saldıran kişiyle aynı cezaya mahkûm edildi.

“Her ayrıntısıyla korkunç bir karar”

Davayı takip eden Kırmızı Şemsiye Cinsel Sağlık ve İnsan Hakları Derneği’nden avukat Nergiz Görnaz, kararı KaosGL.org’a değerlendirdi. Görnaz, “Bu karar baştan sona önyargı ve ayrımcılıkla dolu. Derya’nın meşru müdafaa hakkı yok sayıldı, öldürme kastı taşıdığı varsayıldı.” dedi.

Görnaz, istinaf sürecinin trans ve seks işçisi kadınlara yönelik sistematik ayrımcılığı açıkça ortaya koyduğunu vurgulayarak şunları söyledi:

“Derya, hayatta kalan, engelli bir trans kadın olarak her duruşmada kendini savunmak zorunda kaldı. Sanığın ise ‘kadın sandım’ ve ‘fazla para istedi’ gibi transfobik ve cinsiyetçi savunmaları dikkate alındı. Bu dava, seks işçisi transların yargı önünde en baştan fail ilan edildiğinin açık bir göstergesidir.”

Görnaz, Yargıtay sürecinde ve gerekirse sonrasında adalet arayışlarını sürdüreceklerini belirterek dayanışma çağrısında bulundu:

“Bu adaletsizlikle mücadelemiz bitmedi. Derya’nın yalnız olmadığını ve bu kararın karşısında susmayacağımızı bir kez daha ilan ediyoruz.”

Kaynak: Oğulcan Özgenç / KaosGL.org