Velvenet'te yayınlanan @alicandanalii haberine göre, ABD eski Başkanı Donald Trump’ın ikinci başkanlık döneminde kilit politikalarından biri hâline gelen trans karşıtı adımlar, Amerikan ordusunda derin izler bıraktı. Trump, göreve başlar başlamaz transların ordu hizmetini yasaklayan bir kararname imzalamıştı. Bu karar, Yüksek Mahkeme'nin yürütmeyi durdurma kararını iptal etmesiyle birlikte uygulanmaya başlandı.
Pentagon’un açıkladığı bilgilere göre yaklaşık bin trans asker “gönüllü” olarak terhis edildi. Bu süreçte kalan trans askerlerin de Temmuz ayı itibarıyla zorla ordudan ihraç edileceği bildirildi. Savunma Bakanlığı, geçiş sürecinde olan tüm trans askerlerin orduyla ilişiğinin kesileceğini belirterek, birlik komutanlarına "birliklerindeki trans askerleri tespit etmeleri ve tıbbi geçmişlerini incelemeleri" yönünde doğrudan talimat verdi.
Bu adımlar, Trump yönetiminde kurumsallaşan trans karşıtı yaklaşımın geldiği noktayı gözler önüne seriyor. 404 Media tarafından kamuoyuna açıklanan 11 sayfalık belgeye göre Savunma Bakanlığı, Beyaz Saray’a sunduğu notta, tuvalet ve soyunma odaları gibi “mahrem alanların” sürekli gözetim altında tutulacağını ve bu alanlara dair düzenli raporlamalar yapılacağını ifade etti.
Ancak belgede bu gözetimin nasıl gerçekleştirileceğiyle ilgili detaylara yer verilmemesi endişe yarattı. LGBTQ Nation yazarı Greg Owen, bu noktada ciddi sorular yöneltiyor:
“Gözetim güvenlik kameralarıyla mı yapılacak? Askeri personel mi görevlendirilecek? Genital kontroller mi olacak?”
Tüm bu gelişmeler, ABD ordusunun mahremiyet ihlallerine ve transların sistematik olarak dışlanmasına sahne olduğunu ortaya koyuyor.
